CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik soruşturma kapsamında tutuklu bulunan İBB bürokratlarının İstanbul dışındaki cezaevlerine sevk edilmesine sert tepki gösterdi. İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yargının sessizliğine dikkat çekerek, "Gerçekten olan millete ve devlete oluyor. Hala farkında değil misiniz?" ifadelerini kullandı.
İmamoğlu'ndan Yargıya Çağrı
İmamoğlu, yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
"İftiracı arayışları, yalancı şahit zorlamaları, gizli tanık kurguları, 23 yıllık iş yaşamımdan tanıdığım insanların zorla ifadeye çağırılıp korkutulması, gazetecilerin tutuklanması, şafak baskınları, el koymalar, kayyumlar… 'Turbun Büyüğü' yetmeyince 'Dananın Kuyruğu' yalanı vs. Şimdi de gece yarısı aldığım bilgiye göre aynı hapiste bulunduğum 10’a yakın arkadaşımın sabaha karşı başka cezaevlerine nakledilmesi. Bu hırs, bu intikam, bu yalan dolan, bu düşman hukuku nedir? Allah aşkına bu kadar mı çürüttüler ülkenin göz bebeği kurumlarını."
İmamoğlu, sözlerinin devamında Türk yargısına seslenerek, "Bu ülkede adil yargı ortamını bir avuç insan bu denli çürütebilir mi? Adeta dilini yutmuş yargımızın hakimlerine savcılarına kurumlarına sesleniyorum, yeter artık Allah rızası için ağzınızı açıp bir söz söyleyin. Gerçekten olan millete ve devlete oluyor. Hala farkında değil misiniz?" şeklinde konuştu.
Cezaevi Sevkleri Neden Yapıldı?
İBB bürokratlarının cezaevi sevklerinin neden yapıldığına dair henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, İmamoğlu'nun açıklamaları, sevklerin siyasi bir intikam operasyonu olduğu yönünde yorumlara neden oldu. Bu durum, Türkiye'deki adalet sistemine olan güveni bir kez daha sorgulatırken, seçim öncesi siyasi gerilimi de tırmandırdı.
Cezaevi sevkleri, tutuklu veya hükümlülerin bir cezaevinden başka bir cezaevine nakledilmesidir. Bu tür sevkler genellikle güvenlik gerekçesiyle, cezaevi kapasitesinin dolması nedeniyle veya tutuklu/hükümlünün talebi üzerine gerçekleştirilebilir. Ancak, bu tür sevklerin siyasi amaçlarla yapıldığına dair iddialar da zaman zaman gündeme gelmektedir.
Adalet Tartışmaları Gündemde
Ekrem İmamoğlu'nun açıklamaları, Türkiye'de uzun süredir devam eden adalet tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Özellikle son yıllarda yargı bağımsızlığı ve hukuk devleti ilkelerine yönelik eleştiriler artarken, siyasi davalarda verilen kararlar kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı. İmamoğlu'nun bu çıkışı, yargı sistemine olan güvensizliğin bir yansıması olarak değerlendirilebilir.
Türkiye'de adalet sisteminin işleyişiyle ilgili çeşitli sorunlar bulunmaktadır. Bunlar arasında:
- Yargı bağımsızlığının zedelenmesi
- Siyasi baskı altında karar verilmesi
- Delil yetersizliğine rağmen tutuklamaların yapılması
- Adil yargılanma hakkının ihlal edilmesi
- Yargılamaların uzun sürmesi
İBB bürokratlarının cezaevi sevkleri ve İmamoğlu'nun bu duruma gösterdiği tepki, Türkiye'deki adalet sisteminin ne kadar yıprandığını ve acil reformlara ihtiyaç duyduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanmadığı sürece, bu tür tartışmaların ve güvensizliklerin devam etmesi kaçınılmaz olacaktır.