İzmir'de Öğretmenlere Toplumsal Cinsiyet Cezası! Şok Gelişme!
Gündem

İzmir'de Öğretmenlere Toplumsal Cinsiyet Cezası! Şok Gelişme!


13 June 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 13 June 2025

İzmir'de yaşanan olayda, üç öğretmen "toplumsal cinsiyet eşitliği" dersi verdikleri gerekçesiyle cezalandırıldı. Eğitim Sen, karara sert tepki göstererek, bu durumun eğitim hakkına ve sendikal faaliyetlere yönelik bir baskı olduğunu savundu. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) bu konudaki tutumu tartışma yaratırken, sendika, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini duyurdu.

Toplumsal Cinsiyet Dersi Cezası: Neler Yaşandı?

Eğitim Sen, her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle düzenlediği "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dersi"ni bu yıl da gerçekleştirmek istedi. Ancak, MEB ve Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün baskıları sonucu, derslere yönelik suçlayıcı açıklamalar ve hukuki yaptırımlar geldi. 12 Haziran 2025 tarihinde, MEB’in aldığı karar doğrultusunda Eğitim Sen yöneticileri ve üyeleri hakkında "müfredatta yer almayan toplumsal cinsiyet eşitliği konularını işledikleri" gerekçesiyle kınama cezası verildi. Eğitim Sen İzmir 4 No’lu Şube Kadın Sekreteri Evren Nesil Dinçer Çalık, Mali Sekreteri Erdal Balcı ve üyemiz Nurşen Turan Öğüt, 10 Mart 2025 tarihinde verdikleri derslerde bu konuyu işledikleri için cezalandırıldı.

Eğitim Sen'den Sert Tepki

Eğitim Sen, verilen cezaların sadece bireysel bir cezalandırma olmadığını, aynı zamanda öğretmenlik mesleğinin özerkliğine, bilimsel eğitime ve sendikal haklara yapılan açık bir müdahale olduğunu vurguladı. Sendika, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sadece bir akademik kavram olmadığını, aynı zamanda demokratik ve cinsiyet eşitlikçi bir eğitim anlayışının temelini oluşturduğunu belirtti. UNESCO ve Avrupa Konseyi gibi uluslararası kurumların eğitim sistemlerinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin temel alınması gerektiğini hatırlatan Eğitim Sen, MEB’in bu kavramı "tehdit" olarak gösterdiğini ve kadın-erkek eşitliğini hedef alan, geleneksel cinsiyet rollerini pekiştiren bir bakış açısını dayattığını söyledi.

Eğitim Sen'in açıklamalarından satır başları:

  • Toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı eğitim taleplerinin kriminalize edilmeye çalışılması kabul edilemez.
  • Kamu emekçilerinin cezalandırılması ve sendikal faaliyetlerin baskı altına alınması asla kabul edilemez.
  • MEB’in iktidara yakın sendikalar, dini tarikat ve cemaatlerle kurduğu ittifaklar, eğitim sistemini gericileştirmeye yöneliktir.

Mücadele Devam Edecek

Eğitim Sen, tüm bu baskılara karşı mücadelesine kararlılıkla devam edeceğini açıkladı. Sendika, "Eğitim hakkı, cinsiyet eşitliği ile güçlenir; özgür ve adil bir toplumun temeli ancak eşitlikçi bir eğitim anlayışıyla atılabilir" diyerek, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinden asla vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Bu olay, Türkiye'de eğitim sistemi ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularındaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Eğitim camiası ve kamuoyu, gelişmelerin yakından takipçisi olacak.