
Mansur Yavaş'tan İmamoğlu'na Destek: Hesabım Senin!
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun sosyal medya hesabına getirilen erişim engeline sert tepki gösterdi. Yavaş, X platformunda kullandığı "Mansur Yavaş 2025" adlı hesabının, erişim engeli kalkana kadar İmamoğlu'nun sesi olacağını duyurdu.
Yavaş'tan Sansüre Sert Tepki
Mansur Yavaş, yaptığı açıklamada, "Ekrem İmamoğlu’nun resmi sosyal medya hesabına getirilen erişim engeli, sadece bir kişiye değil, milyonların sesine vurulmuş bir sansürdür. Bu hukuksuzluğu en güçlü şekilde kınıyoruz," ifadelerini kullandı. Yavaş, bu tür engellemelerin demokrasiye ve ifade özgürlüğüne vurulan bir darbe olduğunu vurguladı.
Yavaş, açıklamasına şöyle devam etti: "Ancak bilinmelidir ki; adaletin susturulmak istendiği her yerde, biz daha gür konuşacağız. Bu hesabım, erişim engeli kalkana kadar Ekrem İmamoğlu'nun sesi olmaya devam edecek ve onun adına kullanılacaktır."
Sosyal Medyada Dayanışma Çağrısı
Mansur Yavaş'ın bu dayanışma örneği, sosyal medyada geniş yankı buldu. Birçok kullanıcı, Yavaş'ın bu jestini takdirle karşılarken, benzer desteklerin diğer siyasetçilerden de gelmesi gerektiği yönünde yorumlar yaptı. Sosyal medya platformları, günümüzde siyasetçilerin ve kamuoyunun haberleşme, görüşlerini paylaşma ve etkileşimde bulunma açısından önemli bir araç haline gelmiştir. Bu nedenle, sosyal medya hesaplarına getirilen erişim engelleri, sadece ilgili kişiyi değil, aynı zamanda geniş kitlelerin bilgiye erişimini de kısıtlayabilmektedir.
Sosyal medyanın önemi gün geçtikçe artarken, bu platformların özgür ve adil bir şekilde kullanılması demokrasinin sağlıklı işleyişi için hayati önem taşımaktadır. Siyasi aktörlerin, sosyal medya platformlarına yönelik sansür uygulamalarına karşı ortak bir duruş sergilemesi, ifade özgürlüğünün korunması ve güçlendirilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
İfade Özgürlüğüne Vurgu
Mansur Yavaş'ın bu adımı, ifade özgürlüğüne yapılan vurgunun yanı sıra, siyasi dayanışmanın da önemli bir örneğini teşkil ediyor. Yavaş'ın, İmamoğlu'nun hesabına getirilen erişim engelini "milyonların sesine vurulmuş bir sansür" olarak nitelendirmesi, konunun vahametini açıkça ortaya koyuyor. Bu tür olaylar, demokrasinin temel ilkelerinden olan ifade özgürlüğünün ne kadar kırılgan olduğunu ve korunması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Bu olay, Türkiye'deki siyasi arenada dayanışma ve ifade özgürlüğü konularının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Mansur Yavaş'ın bu anlamlı hareketi, diğer siyasetçilere de örnek teşkil etmesi umuluyor. Unutulmamalıdır ki, ifade özgürlüğü sadece bir kişinin değil, tüm toplumun hakkıdır ve bu hakkın korunması için herkesin sorumluluk alması gerekmektedir.










