Obeziteyle Savaş Sokakta Tartıyla Olmaz! CHP'den Şok Eleştiri
Gündem

Obeziteyle Savaş Sokakta Tartıyla Olmaz! CHP'den Şok Eleştiri


24 May 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 24 May 2025

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, Türkiye'deki obezite oranlarının artışına dikkat çekerek Sağlık Bakanlığı'nın obeziteyle mücadele yöntemlerini eleştirdi. Şahbaz, obeziteyle mücadelenin sadece insanları sokakta tartmak veya afiş asmakla mümkün olmadığını, bilimsel, kamucu ve eşitlikçi politikaların gerekliliğini vurguladı. Yoksulluk, sağlıksız kentler, eğitimsizlik ve adaletsiz gıda erişimi gibi faktörlerin görmezden gelinmemesi gerektiğini belirten Şahbaz, sağlıklı yaşamın bir ayrıcalık değil, anayasal bir hak olduğunu savundu.

Türkiye'de Obezite Alarmı: Oranlar Neden Yükseliyor?

Türkiye, obezite oranlarında OECD ülkeleri arasında üst sıralarda yer alıyor. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması verilerine göre, yetişkinlerde obezite oranı %31,5 seviyesinde. Kadınlarda bu oran %39,1 iken, erkeklerde %24,6 olarak kaydedilmiş durumda. Çocukluk çağı obezite oranı ise %9,9 olarak belirlenmiş. Bu yüksek oranların temelinde yatan nedenler arasında yoksulluk, sağlıksız beslenme, hareketsizlik, eğitim eksikliği ve kamusal altyapı yetersizliği bulunuyor.

Zeliha Aksaz Şahbaz, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Türkiye, sessizce derinleşen bir halk sağlığı kriziyle karşı karşıyadır: Obezite salgını. Obezite, sadece bireysel bir yaşam tarzı meselesi değil; diyabetten kalp-damar hastalıklarına, hipertansiyondan bazı kanser türlerine kadar pek çok ölümcül hastalığın doğrudan tetikleyicisidir," ifadelerini kullandı.

Şahbaz ayrıca, Sağlık Bakanlığı'nın obeziteyle mücadele yöntemlerini eleştirerek, "Sağlık Bakanlığı’nın bu krize verdiği yanıt, halkı çarşı pazarda tartmak gibi bilimsel dayanağı olmayan, popülist ve gösterişli bir uygulamaya indirgenmiştir," dedi.

Çözüm Ne? CHP'den Obeziteyle Mücadele Önerileri

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, obeziteyle mücadele için bir dizi öneri sundu:

  • Eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri artırılmalı, okul öncesinden başlayarak tüm kademelerde sağlıklı beslenme ve aktif yaşam dersleri zorunlu hale getirilmelidir.
  • Tıp ve sağlık bilimleri müfredatında obeziteyle mücadeleye yönelik programlar yer almalı, sağlık çalışanlarına yönelik hizmet içi eğitimler düzenlenmelidir.
  • Her okulda diyetisyen ve fizyoterapist istihdamı zorunlu hale getirilmelidir.
  • Tüm çocuklara bir öğün ücretsiz, sağlıklı okul yemeği sağlanmalı, kantinler sıkı biçimde denetlenmelidir.
  • Şehir planlamasında yürüyüş yolları, bisiklet parkurları ve açık spor alanları yaygınlaştırılmalıdır.
  • Aile sağlığı merkezlerinde diyetisyen, fizyoterapist ve psikologlar zorunlu olarak istihdam edilmelidir.

Şahbaz, bu önerilerin hayata geçirilmesiyle obeziteyle mücadelede daha etkili sonuçlar alınabileceğini vurguladı.

Gıda Enflasyonu ve Obezite İlişkisi

Türkiye'de yaşanan ekonomik kriz ve gıda enflasyonu, obezite sorununu daha da derinleştiriyor. Milyonlarca emekçi ve emekli, temel gıda maddelerine erişmekte zorlanıyor. Sağlıksız ve işlenmiş gıdaların tüketimi artarken, sağlıklı beslenme imkanı giderek azalıyor. Bu durum, özellikle çocuklar arasında obezite oranlarının yükselmesine neden oluyor.

Şahbaz, "Milyonlarca emekçi ve emekli evine et sokamamakta, çocuklarına süt dahi alamamakta. Yumurtaya erişemeyen aileler, en ucuz ama en sağlıksız olan işlenmiş karbonhidratlara mahkum edilmektedir," dedi.

Sonuç olarak, Türkiye'deki obezite sorunu, sadece bireysel tercihlerle değil, aynı zamanda yoksulluk, sağlıksız yaşam koşulları ve yetersiz kamu politikalarıyla da yakından ilişkili. CHP'nin önerdiği bilimsel ve kamucu politikaların hayata geçirilmesi, obeziteyle mücadelede önemli bir adım olabilir ve sağlıklı bir toplumun oluşmasına katkı sağlayabilir. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı yaşam herkesin hakkıdır ve bu hakkın güvence altına alınması devletin sorumluluğundadır.