İstanbul Sultanbeyli'de bir İETT otobüsünde yaşanan iğrenç olay, mahkemede sonuçlandı. 16 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen olayda, Emirhan A. (29) isimli şahıs, otobüste yolculuk yaparken karşısında oturan A.Ü.’ye (22) cinsel organını göstererek cinsel tacizde bulundu. Genç kadının şikayeti üzerine başlatılan soruşturma sonucunda Emirhan A. hakkında dava açıldı ve mahkeme, sanığı 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.

Otobüste Yaşanan Dehşet Anları

Olay, Sultanbeyli'de seyir halindeki bir İETT otobüsünde yaşandı. Emirhan A., genç kadının oturduğu koltuğun karşısına geçerek bir süre sonra cinsel organını gösterdi. Ne olduğunu anlamayan genç kadın büyük bir şok yaşarken, durumu hemen polise bildirdi. Polis ekipleri, otobüsün güvenlik kameralarını inceleyerek şüphelinin kimliğini tespit etti ve kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı.

Emniyetteki ifadesinin ardından adliyeye sevk edilen Emirhan A. hakkında, ‘teşhir suretiyle cinsel taciz’ suçundan 4.5 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İstanbul Anadolu Adliyesi'nde görülen davada, sanık Emirhan A., suçlamaları reddetti. Ancak mahkeme, delilleri ve tanık ifadelerini dikkate alarak sanığı suçlu buldu.

Türkiye'de cinsel taciz suçları, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) çeşitli maddelerle düzenlenmektedir. TCK'nın 105. maddesi, cinsel taciz suçunu tanımlamakta ve bu suçu işleyenlere verilecek cezaları belirtmektedir. Cinsel tacizin farklı türleri bulunmaktadır ve bu türlere göre verilecek cezalar da değişebilmektedir. Örneğin, fiziksel temas olmaksızın sözlü veya yazılı olarak yapılan cinsel tacizler de suç olarak kabul edilmektedir.

Mahkeme Kararı ve Toplumsal Tepkiler

Mahkeme, Emirhan A.’yı ‘teşhir suretiyle cinsel taciz’ suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Karar, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Özellikle kadın hakları savunucuları, kararın caydırıcı olması gerektiğini ve bu tür suçların cezasız kalmaması gerektiğini vurguladı. Sosyal medyada da karara ilişkin birçok yorum yapıldı. Birçok kullanıcı, mahkemenin verdiği cezayı yetersiz bulduğunu ve bu tür suçlara karşı daha ağır cezalar verilmesi gerektiğini savundu.

Cinsel taciz, sadece mağduru değil, tüm toplumu derinden etkileyen bir suçtur. Bu tür suçların önlenmesi için toplumun her kesiminin bilinçlendirilmesi ve farkındalık yaratılması gerekmektedir. Eğitim kurumlarında, iş yerlerinde ve diğer toplumsal alanlarda cinsel tacize karşı bilinçlendirme çalışmaları yapılması, bu tür suçların azalmasına katkı sağlayabilir.

• Cinsel tacize uğrayan kişilerin destek alabileceği birçok kurum ve kuruluş bulunmaktadır.
• Bu kurumlar, mağdurlara hukuki destek, psikolojik danışmanlık ve diğer konularda yardımcı olmaktadır.
• Cinsel tacize uğrayan kişilerin, yaşadıklarını gizlememesi ve mutlaka yetkililere başvurması önemlidir.

İstanbul Sultanbeyli'de yaşanan bu üzücü olay, cinsel taciz suçlarının ne kadar yaygın olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Mahkemenin verdiği hapis cezası, bu tür suçlara karşı bir mesaj niteliği taşısa da, toplumun bu konuda daha bilinçli ve duyarlı olması gerekmektedir. Cinsel tacize karşı mücadele, sadece yasal düzenlemelerle değil, aynı zamanda toplumsal farkındalık ve eğitimle de desteklenmelidir. Unutulmamalıdır ki, cinsel taciz bir insanlık suçudur ve bu suça karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz.