Papa Francis'in vefatı, yüzyıllardır süregelen bir kehaneti yeniden alevlendirdi. İddialara göre, Aziz Malachy'nin 12. yüzyılda yazdığı "Papaların Kehaneti" adlı metinde, Papa Francis'in ölümünden sonra "yedi tepeli şehir"in yok olacağı ve 2027'de kıyametin kopacağı öngörülüyor. Peki, bu kehanet ne kadar gerçekçi ve İstanbul'u ne gibi tehlikeler bekliyor?

Kehanetin Şifreleri: İstanbul ve Deprem Korkusu

Kehanetin en dikkat çekici bölümü, "Romalı Petrus hüküm sürecek, ardından yedi tepeli şehir yok edilecek. Korkunç Yargıç insanları yargılayacak" ifadeleri. Papa Francis'in ölümünden kısa süre sonra İstanbul'da yaşanan depremler, bu kehaneti daha da ürkütücü hale getirdi. "Yedi tepeli şehir" unvanı tarih boyunca İstanbul'a atfedilmiş olsa da, Roma, Atina, Mekke ve Madrid gibi şehirler de bu tanımlamaya uyuyor. Ancak İstanbul'un jeolojik konumu ve deprem riski, kehanetin İstanbul üzerine yoğunlaşmasına neden oluyor.

İstanbul'un deprem gerçeği göz ardı edilemez. Kuzey Anadolu Fay Hattı'na yakınlığı, şehri sürekli bir deprem tehdidi altında tutuyor. Uzmanlar, İstanbul'da büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu ve hazırlıklı olunması gerektiğini vurguluyorlar. Bu durum, Papa Francis'in kehanetinin İstanbul'la ilişkilendirilmesini daha da anlaşılır kılıyor.

Kehanet Mi, Komplo Mu? Şüpheler ve İddialar

Her ne kadar bazı kesimler kehanete sıkı sıkıya bağlı olsa da, birçok akademisyen ve tarihçi bu metnin 16. yüzyılda siyasi amaçlarla uydurulduğunu savunuyor. Özellikle 1590'daki papalık seçimlerini etkilemek amacıyla yazıldığı düşünülüyor. Kehanetin 112 papa hakkında gizemli ifadeler içermesi ve Papa Francis'ten sonra gelecek son papanın "Romalı Petrus" olacağı iddiası, şüpheleri daha da artırıyor.

Kehanetin kökenleri ne olursa olsun, günümüzde hala birçok insanı etkilemeye devam ediyor. Özellikle sosyal medya ve internet platformlarında kehanetle ilgili çeşitli yorumlar ve senaryolar dolaşıyor. Ancak bu tür spekülasyonlara itibar etmemek ve bilimsel verilere dayanarak hareket etmek gerekiyor.

2027 Kıyamet Senaryosu: Gerçek mi, Fantezi mi?

Kehanetin sonunda bahsedilen "korkunç yargıç" ifadesi, bazı Hristiyan çevreler tarafından İsa'nın ikinci gelişiyle ilişkilendiriliyor ve 2027'de kıyametin kopacağına inanılıyor. Ancak bu tür yorumlar tamamen kişisel inançlara dayanıyor ve bilimsel bir dayanağı bulunmuyor. "Yedi tepeli şehir" kavramının sadece İstanbul'u değil, dünyadaki diğer önemli kentleri de kapsadığı unutulmamalı. Bu nedenle, kehanetle ilgili iddiaların spekülatif olduğu ve gerçeklikle bağdaşmadığı söylenebilir.

• İstanbul'un deprem riski: Şehrin jeolojik konumu ve Kuzey Anadolu Fay Hattı'na yakınlığı.
• Kehanetin kökenleri: 16. yüzyılda siyasi amaçlarla uydurulduğu iddiaları.
• 2027 kıyamet senaryosu: Bilimsel dayanağı olmayan kişisel yorumlar.

Sonuç olarak, Papa Francis'in vefatıyla yeniden gündeme gelen kehanet, İstanbul ve kıyamet senaryoları üzerinden spekülasyonlara yol açsa da, bilimsel gerçeklikten uzak olduğu unutulmamalı. İstanbul'un deprem riski gibi önemli konulara odaklanmak ve bu tür spekülasyonlara itibar etmemek gerekiyor. Önemli olan, bilimsel verilere dayanarak hareket etmek ve geleceğe umutla bakmaktır.