
Şok İddia: 72 Saatte 200 PKK'lı Hükümlü Serbest Mi Kaldı?
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) aldığı bir karar ve sonrasında yaşanan gelişmeler, Türkiye gündemine bomba gibi düştü. İddialara göre, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri'nde son 72 saat içinde 200'den fazla PKK hükümlüsünün tahliyesi gerçekleşti. Peki, bu ani tahliyelerin arkasında yatan sebep ne? İşte detaylar...
AYM Kararı Tahliyelerin Önünü Mü Açtı?
Olayın fitilini ateşleyen gelişme, Anayasa Mahkemesi'nin 5 Kasım 2024 tarihinde aldığı bir kararla yaşandı. AYM, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 220/6 maddesini iptal etti. Bu madde, "terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" fiilini suç olarak tanımlıyordu. Karar, 9 Ocak 2025'te Resmi Gazete'de yayımlanarak 6 ay sonra yürürlüğe girdi. İşte tam da bu noktada, tartışmalar alevlendi.
AYM'nin bu kararıyla birlikte, "terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" suçundan hüküm giyenlerin durumu ne olacaktı? İşte bu soru, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri'nde yaşanan tahliyelerin temelini oluşturuyor. İddialara göre, mahkemeler, AYM'nin iptal kararını emsal göstererek, son 72 saat içinde 200'den fazla PKK hükümlüsünün tahliyesine karar verdi.
Tahliyeler Hakkında Bilmeniz Gerekenler
- AYM Kararı: TCK 220/6 maddesi iptal edildi.
- Gerekçe: "Terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" fiili suç olmaktan çıkarıldı.
- Tahliyeler: Diyarbakır'da 72 saatte 200'den fazla hükümlü serbest bırakıldı.
- Tartışmalar: Kararın sonuçları ve etkileri kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor.
Bu Karar Ne Anlama Geliyor?
Bu gelişmelerin ardından akıllara şu sorular geliyor: AYM'nin bu kararı, terörle mücadelede bir zafiyet mi yaratacak? Tahliye edilen hükümlülerin yeniden suça karışma ihtimali var mı? Bu soruların cevabı, önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmelerle daha net ortaya çıkacak. Ancak şimdilik, kamuoyunun dikkati, Diyarbakır'da yaşanan bu ani tahliyelerin üzerinde yoğunlaşmış durumda. Bu kararın ve tahliyelerin yankıları uzun süre devam edeceğe benziyor. Hukukçular ve siyasetçiler arasında da farklı yorumlara neden olan bu durum, Türkiye'nin terörle mücadele stratejileri açısından önemli bir dönüm noktası olabilir.