
YTÜ'de Gazze Yürüyüşü: Sessizliğe İsyan!
Yıldız Teknik Üniversitesi'nde (YTÜ) öğrenci, akademisyen ve idari personel, Gazze'de yaşanan katliamlara dikkat çekmek amacıyla geniş katılımlı bir yürüyüş düzenledi. "Gazze İçin Adalet, İnsanlık İçin Ses Ver!" sloganıyla gerçekleştirilen yürüyüş, Filistin halkıyla dayanışma mesajları verdi. YTÜ Rektörlüğü'nün himayesinde ve YTÜ Uluslararası Öğrenciler Kulübü'nün öncülüğünde düzenlenen etkinlik, 49 öğrenci kulübünün katılımıyla Davutpaşa Kampüsü'nde gerçekleşti.
YTÜ'den Gazze'ye Güçlü Destek
Yürüyüşe YTÜ Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Vatan Karakaya, Prof. Dr. Ahmet Göksel Ağargün ve Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz da katıldı. Öğrenciler, Filistin bayrakları ve dövizlerle adalet çağrısında bulundu. Yapılan açıklamalarda, Gazze'de yaşananların bir savaş değil, sivilleri hedef alan bir katliam olduğu vurgulandı. YTÜ Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik, "İnsanlığın ortak sorumluluğu haline gelen Gazze, sistematik bir yıkımla ve insanlığa karşı işlenen suçla karşı karşıya. Susmanın ahlâki bir seçenek olmaktan çıktığı bir dönemdeyiz," dedi.
Prof. Dr. Debik, Gazze'deki eğitim kurumlarının %90'ının kullanılamaz hale geldiğini, binlerce öğrenci ve akademisyenin hayatını kaybettiğini belirterek, Birleşmiş Milletler raporlarının bu durumu "eğitim soykırımı" olarak tanımladığına dikkat çekti. Rektör, "Gazze'de yaşananlar, kelimenin tam anlamıyla bir medeniyet kıyımıdır. Bu bir savaş değil, bir milletin topyekûn susturulmasıdır," ifadelerini kullandı.
"Sessizliğe Ortak Olmayacağız!"
YTÜ Makine Fakültesi Endüstri Mühendisliği Öğrencisi ve YTÜ Uluslararası Öğrenciler Kulübü Başkanı Filistinli Anas El Saleh, ailesinin 1948'deki göçünü anlatarak, "Ben buraya, işgal altında doğmuş bir halkın torunu olarak çıktım! Dedem, 77 yıl önce geri döneriz diye evinin anahtarını boynuna asarak Filistin’den canını kurtarmak için ayrıldı. O anahtar halen bizde, o ev halen Filistin’de ama o zulüm de halen orada," dedi. El Saleh, Gazze'de yaşananların sadece bombalarla değil, açlıkla, susuzlukla ve ilaçsızlıkla da gerçekleştiğini vurgulayarak, "Bunun adı savaş değil. Bunun adı soykırımdır," diye konuştu.
El Saleh konuşmasına şunları ekledi:
- "Üniversiteler özgür düşüncenin, adaletin ve barışın filizlendiği yerlerdir.
- Biz sadece sınavlara değil, insanlık sınavına da giriyoruz.
- Bugün sessiz kalırsak, yarın kendi vicdanımızdan geçemeyiz."
Açıklamada, Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerine de dikkat çekilerek tüm mazlum coğrafyaların sesi olunması gerektiği ifade edildi. "Gazze'de insanlar, yalnızca bombalarla değil sessizlikle de öldürülüyor. Bu sessizliğe razı değiliz," sözleriyle, toplumsal duyarlılık çağrısı yapıldı.
Adalet Çağrısı ve Uluslararası Hukuk Vurgusu
Yürüyüş, "Adalet için ses ver" mesajıyla sona erdi. Yürüyüş sırasında Gazze'ye yardım götürmek üzere yola çıkan Madleen Gemisi'nin uluslararası sularda durdurulması da öğrenciler tarafından kınandı. Yapılan açıklamada, bu müdahalenin uluslararası hukukun ihlali ve açık bir insanlık suçu olduğu belirtildi.
YTÜ'deki bu anlamlı yürüyüş, Gazze'de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek, uluslararası kamuoyuna güçlü bir mesaj göndermeyi amaçladı. Öğrenciler ve akademisyenler, Filistin halkının yanında olduklarını ve adaletin sağlanması için seslerini yükseltmeye devam edeceklerini vurguladılar. Bu tür etkinlikler, toplumsal farkındalığı artırma ve vicdanları harekete geçirme açısından büyük önem taşıyor.